Insan sekiz senedir – son birkaç senesi kesik kesik de olsa – blog yazıyor olunca, hayatı yaşarken kafasının arkasında devamlı “bunu da bloga yazmalıyım.” diye not alarak yaşamayı bırakamıyor. Hatta itiraf edeyim, vakti zamanında “bloga yazacak şey olsun” diye işe kalkışmışlığım da vardır. Aylardır yazamıyorum. Geçmedi hala “yazmalıyım” teranesi. Cep telefonuna not alıp alıp duruyorum […]
Posts Tagged 'Subjektif'
Bizim bloga ne oldu?
Nereden başlasam? Nasıl anlatsam? Bir varmış bir yokmuş. Paylaşmayı ve anlatmayı çok seven bir anne varmış. Evden çalışan bu annenin çocukları, eşi ve evinden sonra en sevdiği hobisi – hatta bağımlılığı – blog tutmakmış. Kendine bir de pratik dermiş. Gece dememiş gündüz dememiş senelerce, çocukları büyüttükçe yazmış da yazmış. Yazdıkça okuyanları, paylaşanları çoğalmış. Pratik Anne […]
Sekiz
Gecikmiş bir yazı bu. Oğluş üç gün önce 8 yaşını bitirdi. Vay anasını. Ne yazsam, nasıl yazsam? Her sene bu yaşgünü yazıları daha da bir zorlaşıyor. Son 2.920 gündür çocuğumun bana yaşattığı duygu selini, inişleri çıkışları bir yazıya sığıştırmak mümkün değil. Çocuğumun b.kunda bulduğum boncukları listelemek de yersiz. Özet yazayım, harika çocuklarım var benim. 😉 […]
Hayata devam etmek
Kısa yazma özürlüyüm ben. Öyle Yılmaz Özdil gibi iki paragraf yazıp, sayfalar dolusu ifade edemem. Hele ki içim böyle dolu olunca. Dünden beri şu yazıyı 3 kere yazdım, sildim. Bu seferkini yayınlamaya değer bulur muyum, kim bilir? Bloğa yazı yazmak istiyorum ama etrafımızda olan bitenlerin karanlığında, gündelik şeylerden yazmaya elim gitmiyor. Hayat bizler için devam […]
Protesto
Son 3 gündür, güzide şehrimiz Şikago’da NATO ülkeleri toplantısı var. T.C. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül ve eşi de buradaydı. Hatta kendileri ve birçok devlet bakanının da burada olması vesilesi ile 19 Mayıs akşamı, Gençlik ve Spor Bayramı için Şikago’da bir kutlama kokteyli düzenlendi. Benim esas tartışmaya açmak istediğim konu ise protestolar. Bu NATO toplantısı aslında G8 […]
Pratik Anne yazılarını takip etmek için
Pratik Anne’yi, seneleeeer evvel blogpost’ta yazmaya başladım. Sonra blogspot altyapısında kendi adına geçti. Geçen yıl blogspot 3. kez abuk subuk sebeplerden kapatılınca inadı bırakıp wordpress altyapısına geçtim. Bu arada blogspot ortamında varolan birçok şey hem farklı altyapıya geçtiğim, hem de artık google herşeyi G+ altında birleştirmek istediği için değişti. Bu değişikliklerin başında Google Friend Connect […]
“Anne olmak arkadaş çevresini 8 kişi büyütüyor”muş
İnternette oradan oraya dolaşırken, 2 sene evvel yapılmış bir araştırma hakkındaki gazete haberine denk geldim. Anne olmak, arkadaş çevresini 8 kişi büyütüyormuş. Anne olduktan sonra çocuk sahibi olmayan arkadaşlardan bazılardan kopuluyor ama diğer annelerden oluşan bir destek çevresi oluşuyormuş. Bu araştırmada bahsedilen artışın ne kadarı Facebook, annelik forumları ve ebeveyn portallarından kaynaklanıyor bilemiyorum. Bir başka […]
Aşk
Aşk, onları uyuturken, kendi gözünden uyku aktığı halde uzun uzun o melek yüzleri seyretmektir. Aşk, onları yatırdıktan sonra oturup doğduklarından itibaren çektiğin videoları bilgisayarda seyretmektir. Aşk, onları mutlu ve huzurlu gördüğünde midende kelebekler uçuşmasıdır. Aşk, onları birbirlerine sarılırken veya yardım ederken gördüğünde veya güzel sözler söylediğini duyduğunda içinde sevgi patlamaları yaşamaktır. Aşk, onlar hasta olduğunda […]
Ksenofobik*
Hepimiz tahammülsüz olduk. Kendimize benzemeyenlerden korkar olduk. Hatta korkmak ne demek, aynı havayı teneffüs etmekten imtina eder olduk. Öyle bir noktaya vardık ki, bırakın etnik farklılıkları, dini veya dili, erkek kadına, yetişkin çocuğa, genç yaşlıya tahammül edemez olduk. Korkudan ortama uyum sağlamak için hepimiz birşeye benzemeye çalışıyoruz ama neye benzememiz gerektiğini bile bilmiyoruz. Her gördüğümüzü […]
Erkekler de doğurabilseydi
Erkekler de doğurabilselerdi eğer; – askerlik hikayeleri tarihe karışırdı – doğum kontrolünde patlama yaşanırdı – doktorun ve hastanın keyfine göre lüzumsuz sezeryanlar ciddi orada azalırdı – yasal annelik/babalık izni 2 seneye çıkardı – iş mülakatlarında kimsenin kimseye “çocuk düşünüyor musunuz?, hamile misiniz?” gibi sorular sormaya yüzü olmazdı – çocuğa ve kadına şiddet azalırdı – devlet […]