Çocuk istismarına son

Nov 20, 2008 - 1 Yorum
Tepedeki bannerı gördünüz mü? İnanılmaz derin bir konu. Neresinden başlayıp, nasıl toparlayacağımı bilemediğim bir konu. Hem Türkiye’de hem diğer ülkelerde neresinden tusan elinde kalan bir konu. Medenileştiğimizi zannettikçe insanlıktan çıktığımızın göstergesi bir konu. Dünyanın her köşesinde din iman naraları atılırken, aslında ahlakımızı tamamen...
Yazının Devamı

Bir eşek ile bir robot

Nov 19, 2008 - 2 Yorum
Günlerden bir gün, bir eşek ile bir robot İstanbul’dan yola çıkmışlar. Tıngır mıngır gider iken bir uçağa denk gelmişler. Binmişler ve taa Şikago’ya uçmuşlar. Bu buz gibi şehirde ne işimiz var diye dolanırken Kımılnaz ve Kıpırcan’ı bulmuşlar. Bu iki çocuğu ve annesini çok sevindirmişler. Hep beraber mutlu mutlu yaşamışlar. Hamarat Anne‘ye...
Yazının Devamı

Pratik Anne "www.pratikanne.com" da

Oct 28, 2008 - 7 Yorum
Blogger’ın kapatılması (ve kısa bir süre önce açılması) olayı ile beraber tembelliği bırakıp bloğumu uzun zamandır elimde olan www.pratikanne.com adresine geçirdim. Eskiden sadece yönlendirme vardı. Şimdi www.pratikanne.com‘de kalıyorsunuz, bir yere gitmiyor. Blog içeriği hala Blogger.com da. Sadece domain ismini taşıdım. Blog ve sitelerinizden verdiğiniz...
Yazının Devamı

Blogger Türkiye’de yasak

Oct 26, 2008 - 7 Yorum
Türkiye’de bizler de Youtube yasaklarına tepkisiz kaldıkça gün gelecek neyin niçin yasaklandığını dahi unutmak tehlikesıyle karşı karşıyayız. 3 gündür Türkiye Blogger’a girince mahkeme duvarı ile karşılaşıyor. Bütün yazarlar ve okurlar bu yasağı aşmak için milyon türlü yol keşfediyor. Neden olduğuna dair açıklama yoktu, sonra öğreniliyor ki, Digitürk...
Yazının Devamı

Ne iş olsa yaparım Abi

Oct 23, 2008 - 7 Yorum
Kıpırcan’dan kalan bu oyuncak bozulmuştu. Düğmelerine basınca ses seda ve ışık çıkmıyordu. İlk başta Yard Sale’de üç beş dolara sağlam olan gövdeyi satıp yenisini alayım diye düşündüm. Sonra açmayı denemeden atmamaya karar verdim. Çinli adamların (veya kadınların) taktıkları minik minik vidadları çıkardım. Açtım ve serdim. Bir halt...
Yazının Devamı

Sonbaharın ilk günü

Sep 22, 2008 - 16 Yorum
Bugün sonbaharın ilk günü. Doğru düzgün içerikli yazı yazmayalı 1.5 ay olmuş. Sadece bir anne mail atıp iyi misiniz dedi sağolsun. Onun dışında ya yazılarım herkesi meşgul tutuyor ya da bu kadın nasıl olsa kendi hal çaresine bakıyordur diye merak edenim yok. 🙁 Sitemimi edeyim. Günler inanılmaz meşgul geçerken ben de diğer bloglara bakmaya vakit bulamadım. Yorum...
Yazının Devamı

THY’de ön sıralara kurulan erkek kılığındaki öküzler

Jul 30, 2008 - 15 Yorum
Okuyuculardan kaba dilim için özür dilerim ama bu adamlardan dilemem. Çok daha fazlasını hakediyorlar. Biliyorsunuz her uçakta ön sıralar bebekli anne ve babalara ayrılmıştır. Öncelik – sözüm ona – onlara aittir. Çünkü buralara puset takılabilir, anneler bebeklerini burada uyutabilirler, oynatabilirler. Buna rağmen ben aylar önceden yerimi ayırırım ama...
Yazının Devamı

Ek işler ve bir proje

Jul 23, 2008 - 7 Yorum
*Çok fazla boş vaktim vardı. Kıpırcan’ın Öyküleri Böyle birşey yaptım.   Eve geri dönmeden Türkiye’de yapmak istediğim birşey var. Şöyle iri kıyım iki üç delikanlı abiyi alıp İstanbul ve Bursa sokaklarında, bebeğimi, onun ve benim iznim olmadan elleyen, öpen, mıncıklayan, metroda bilmem nerde etrafa tutunduktan sonra çocuğumun yüzüne ağzına...
Yazının Devamı

Valla helal!

Jul 20, 2008 - 2 Yorum
Her sene Türkiye’ye gelişimizden önce, önce kendim adına sonra da çocuklarım (kronolojik olarak bir sıralama bu) adına iki şeye çok endişelenir ve sinir olurdum. 1. Trafik (canavarları): Tabi trafik arabalardan oluşuyor ama canavarlar yolun altyapısını yapmadan araba satanlar ile canavarca kural ve kaidelere uymadan araba kullanan şöförlerin ve de kural ve kaideleri...
Yazının Devamı

Rüyamda Tiyatrodayım

Jul 18, 2008 - 3 Yorum
İstanbul’daydık malum. Aile arkadaş gezmekten blogger annelerin bloglarındaki aktivite tavsiyelerine istememe rağmen malesef vakit ayıramadık. Ama Fenerbahçe’den geçerken Kadıköy Belediyesini çocuk tiyatrosu festivali ilanını görünce “Artık bu dibimizde. Bir tanesine en azından gideriz.” diye öyle sevindim ki. Çünkü Kıpırcan tiyatroyu çok seviyor,...
Yazının Devamı