Özellikle Tracy Hogg’un Bebek Bakım Sorunlarına Mucize Çözümler (Baby Whisperer) kitabını okuyanlardan uyku ve yemek düzeni ile ilgili e-maille detaylı sorular alıyorum. Sorularınızı tek tek cevaplandırıyorum ama bir de topluca yazı yazmak istedim.
Düzen nedir? ne değildir? yazılarına gelen bir iki yoruma istinaden de açıklama olacağını umuyorum.
Çocuklu hayatınıza düzen kurarken Isviçre saati gibi dakik olmaya çalışmayın. Düzen demek (her zaman) saate uymak demek değildir. Bir sonraki aşamayı tahmin edebilecek kadar düzen de yetebilir, bir önceki aşamadan kaç saat sonra ne yapacağınızı bilmek de.
Düzen kurmaya yeni başlıyor olsanız da, olan düzeni tekrar düzenlemeye çalışıyor olsanız da öncelikle bir iki gün gözlemleyip ne zaman yatıp kalktığını, ne zaman emip bez değiştirdiğinin çizelgesini tutarak işe başlayın.
BBSMÇ kitabı da dahil olmak üzere, kitaplar ve websitelerinde verilen referans saatlere takılıp kalmayın. Benim çocuğum bilmemkaç aylık 4 saatte bir değil 3 saate bir emiyor diye evhamlanmayın. Özellikle de bana böyle saat sorusu sorulunca cevap vermiyorum, veremiyorum. Belki beslenme saatinde emdiği süt az geliyor, belki hakikaten daha 3 saatte bir emmesi gerekiyor, belki de büyüme atağında. Onu siz çocuğunuzu gözlemleyerek, zorlamadan, kesinlikle hazır olmadığı bir şeye itmeden bulacaksınız.
4 aydan evvel yatır kaldır yöntemini kullanmayın. Yatır kaldır yöntemine geçmeden evvel öncellikle yatak rutini oluşturmaya bakın. Eğer bebeğiniz kendi yatağında yatıyorsa öncelikli amacınız çocuğunuzu yatağa bırakıp kendi başına uyumasını beklemek olmamalı. İlk etapta uyuyana kadar bebeğinizin yanında kalacağınızı bilin, ona göre hazırlanın. Yatağın yanına bir sandalya veya yastık atın. İyice dalana kadar sırtını pışpışlayıp, pışpış diyeceğinizi veya ee-eeee leyeceğinizi bilin. Sizin orada, yanında olduğunuzu bilsin. Sizinle beraber yatağında dalmaya alıştıktan sonra yine sakinleşme rutini ile yatağa bırakın ve müzik veya ninni cd si, yaşı yeterince büyümüşse tehlikeli olmayan yumuşa bir oyuncak veya battaniye ile kendi kendine dalmaya çalışmasına yardımcı olabilirsiniz.
Çocuğunuzun büyüme atakları, diş çıkarma, yeni motor kabiliyeti edinmesi gibi dönemlerinde düzeninin değişeceğini bilin. Bunlar ilk sene resmen haftada bir gelecek. Özellikle bu dönemlerde gözünüz kulağınız açık olsun, çocuğunuzu ne zaman beslenmek istiyorsa o zaman yeteri kadar besleyin, sakinleşmesi için dişetlerini ovalayın ve uykusundan uyanında sakinleştirip geri yatırın.
Eğer bebeğinizi uyutmak veya belli bir süre sonra emzirmek için “ağlatmak” durumunda olduğunuzu hissediyorsanız, kesinlikle bir yerde yanlış yapıyorsunuz demektir. Bebekler ağlar. Bu onun size ne isteyip ne istemediğini anlatma şeklidir. Onu dinleyin, ne istediğini anlamaya çalışın ve sakinleştirin. Eğer içgüdüleriniz emzirmek gerekmediğini söylüyorsa, meme vermeyin ama sakinleşmesi için başka yollar deneyin. Eğer içgüdüleriniz bu bebek aç diyorsa saate bakmadan süt verin.
Her çocuğun farklı olduğunu unutmayın. Kıpırcan 3. ayda tüm gece uyumaya başladı ama Kımılnaz 8. aya kadar sabaha karşı 1 kere kalkıp emdi. Burada yazdığım her metodu ara ara denedim ama 8. aya kadar uyandı ve sonra o da tüm gece uyudu. Kıpırcan’ın uyku vakitleri saatliydi. Biraz geçse, fazla yorulsa, o uykuya dalma çok zor olurdu. Keza m.em.e ve yemek saatleri de öyle. Ne zaman acıkacağını bilip memeyi, biberonu veya yemeyi hazır etmek herkesin selameti açısından daha hayırlıydı. Kımılnaz hem yemek hem de uyku saatleri konusunda daha esnek. Allahtan çünkü genelde abiye göre program yapıyoruz. Kımılnaz nerede uyku orada datti şeklinde adapte oluyor.
Kıpırcan ve Kımılnaz bebekken kullandığım en etkili sakinleştirme yöntemi banyoya ışık açmadan girip duşu açıp, su sesi eşliğinda omzumda sallamaktı. Özellikle uyku öncesi sakinleştirmede çok işe yarıyordu. Buna benzer başka bir yöntem, odayı iyice karartıp orada sırtına pışpışlamak veya kucağıma yatırıp kayık gibi sağa sola sallanmak. Bebeginizi hoplatarak veya beşikte sallar gibi sağa sola sallamak yerine, bebeğiniz kollarınızda yatarken ayak ve kafası yönüne yavaş yavaş yaylanarak gelip gitmeyi deneyin.
Kıpırcan’ın uyku rutini kundak, kucakta pışpış, yatakta popoya pıt pıt eşliğinde pışpış ve ninniydi. Büyüdüğünde Ayıcan’a sarılıp ninni veya müzik cd si ile uykuya dalardı.
Kımılnaz’ın kucakta pışpış ve yanlara sallanma (ben de o arada bacak cimnastiği yapıyordum) ve sonra yatakta pışpış veya e-eee ile dalardı. Hiç yatak arkadaşı istemedi. Ama şu anda bile yatmadan evvel kucağımda bana sarılır. Önce başı omuzumda, sonra yatar vaziyette ben ona şarkı, ninni söylerim. Odada turlarız. Sakinleşir, iyice baygınlaşır. Yatırırım ve poposunu döner uyur. Bazen müzik cd si ister (konuşmaya erken başladığı için). Bir süre yatağa yatırdığımda kendi kendine ee-eee derdi.
Emzikle uyutma konusunda yorumum yok. Kıpırcan’da Kımılnaz’da emzik kabul etmediler.
Daha detaylı sorunuz olursa yorum veya e-mail aracılığıyla yazarsanız bilgim ve tecrübem dahilince cevaplamaya çalışırım.
Ilgili Yazılar:
Düzen nedir, ne değildir? – I
Düzen nedir, ne değildir? – II
Bebeklerde uyku – Tracy Hogg ile Mucize Çözümler – 1. Kısım
Bebeklerde uyku – Tracy Hogg ile Mucize Çözümler – 2. Kısım
Bebeklerde uyku – Tracy Hogg ile Mucize Çözümler – 3. Kısım
Bebeklerde uyku – Tam herşeyi yoluna koyduğunuz anda….
daha 2,5 aylık bir anneyim,bahsettiğiniz kitabı bende okuyorum ve söylediklerinize katılıyorum. Her çocuk ayrı bir dünya. önemli olan çocuğumuzu tanımaya çalışmak ve onun özelliklerin egöre bir rutin oluşturabilmek. Bebeklerle ilgili yazılarınızı takip etmeye devam inşallah…