Sağlıklı beslenme ve aktif yaşam (spor) için gerçekten uzun soluklu bir yolculuğa baş koymaya hazırsanız, size en ama en önemli tavsiyem kendinize bir yoldaş bulmanız. Bu yoldaş sizinle bu yoldan beraber gidecek, yolduğunuzda sizi omuzlayacak, ağlamak istediğinizde omuz olacak, yoldan şaşırmaya yüz tuttuğunuzda tutup tekrar yola sokacak, sizinle başarılarınıza sevinecek, hata yaptığınızda sizi eleştirmeyip, “zararın neresinden dönersen kardır” diyerek el”inizden tutacak. Tabi aynı desteği siz de ona vereceksiniz. Beraber katettiğiniz yola bakıp gurur duyacaksınız, ileri dönüp “durmak yok, devam” diyeceksiniz.
Bir süre sonra “diyetteyim” diyarından çıkıp, “sağlıklı beslenme ve aktif yaşam” ülkesine göç ettiğinizde, etrafınız bu kafada insanlarla dolmaya başlayacak. Sadece bir değil, beş tane, on tane veya hatta yüzlerce, kendisi ve ailesi için sağlıklı beslenen ve sporu yaşamın içine sokmuş insanlarla çevreleneceksiniz. Bu kişiler size ilham verecek, şevk verecek ve güç verecek. İçinizden “bugün spor yapmasam da olur” veya “ya şu ufak tatlıdan götürüversem ne olur?” dediğinizde aklınıza o arkadaşlarınız ve onlara karşı sorumluğunuz gelecek. Kalkıp sporunuzu yapıp, tatlıyı gözünüzü kırpmadan iteceksiniz elinizin tersiyle.
Herşey böyle başladı başlıklı yazımda anlattığım maraton ve triatlon bitiren arkadaşım B.’nin “her gün spor” diye programlaması ile çıktım bu yola. Sonra 2010 biterken, yılbaşı gecesinde S. ile yoldaş olduk. Beraber spor yapmasak ve sık görüşemesek bile sık sık e-mailleştik, telefonlaştık. İlk iki ay, garibim, benim “kilo veremiyorum” ağlamalarımı dinledi. Her seferinde “devam et, durma. bak vakit gelecek meyvesini alacaksın” diye ittirdi beni. 3. ayın sonunda toptan kilo verdiğimde benden çok o sevindi herhalde. Artık ağlaşmıyordum. Kendisi inanılmaz çok kilo verdi ve şekle girdi. Gurur duyuyorum onunla. Kendim zayıflamış kadar hemde. Hiç abartmıyorum.
Sonra seyahat, iş derken yoldan çıktım ama aklım hep arkamda bıraktığım o güzel yoldaydı. İçimdeki istek ve enerji o kadar kuvvetliydi ki herhalde, hayat beni kel alaka bir konuda iş arkadaşımın eşi JL. ile bir araya getirdi. Farklı bir konu üzerine konuşurken, onun böyle bir sağlıklı beslenme ve aktif spor grubunun bir parçası olduğunu ve 90 günde inanılmayacak değişimler yaşadığını öğrendim. JL. beni gruba kattı ve ben doğru yola geri döndüm. O günden beri kendimizi birbirimize karşı sorumlu tuttuğumuz, gelişmemizi takip edip birbirimizi desteklediğimiz, sorumuz sorunumuz olursa paylaşıp beraberce çözüm bulduğumuz, başarılarımız için hep beraber sevindiğimiz bir grubumuz var. Bizim için imkansız yok, son bir hedef yok, sadece sapmamamız gereken bir yol var ve bu yolda omuz omuza gidiyoruz. Düşene, yorulana destek verip, ilerleme kaydedene tezahürat yapıyoruz. Eritilmeyecek kalça, yokedilmeyecek göbek yok bu grupta. Çok kilolu başlayıp 50 kilo veren, hayatına yeniden şekil veren de var; gayet ince fiziği ile gelip az da olsa yağlarını kasa çeviren de. Herkes farklı farklı programlar yapıyor. Önemli olan sağlıklı beslenmek ve haftada 6 gün spor yapmak. Kimse birbirini yargılamıyor. Herkes birbirine destek, yardımcı, yoldaş.
Siz de bu yolda başlarken etrafınızdan sizinle bu yolda yürüyecek, bu yola baş koymuş, şevkli, sizi yargılamayacak, sizin de onu yargılamayacağınız bir yoldaş veya yoldaşlar bulun. Bu eşiniz de olabilir, anneniz de, kardeşiniz de. Sağlıklı beslenme ve aktif yaşam kardeşliği kurun. Birbirinize destek olun. İnanın bu yük, paylaşıldıkça daha hafifliyor. Bu yol yanınızda eğlenceli, kafa ve düşünceli bir arkadaş olduğunda daha çabuk katediliyor.
Bu vesile ile B. ve S.’ye ve burasını okumayacak olsa bile J.L.’e hayatımda oldukları için çok teşekkür ediyorum. Kendine yoldaş arayan varsa, gaza getirmeye ve bu yolda yanında olmaya hazırım. (Sanırım bu sağlıklı beslenme ve spor bana gereğinden fazla enerji ve optimizm veriyor)
Sağlıklı Beslenme ve Aktif Yaşam Kardeşliği‘ne bekleriz.