Çocukların doğumgünleri hariç, diğer her “özel günler” gibi bu anneler gününe de öyle umursamaz ve tantanasız giriyoruz. Maksat ailece bir araya gelmeye, çocuklara elişi ve etkinliklere ve senede bir gün böyle bir yazı yazmaya bahane olsun.
Bazen bloglarda, portallarda, forumlarda, anne olmadan önceki hayatını özleyen, anne olduktan sonra değişen hayattan dem vuran yazılar okuduğumda, herhalde anne olmadan önceki hayatını özlemeyen bir ben varım diye düşünüyorum.
Deliye hergün bayram misali, 6 senedir hayatım sınırsız sevgi dolu. Hergün başka bir macera. Hergün çocuklarımla ilgili yeni şeyler öğreniyorum. Hergün kendimle ilgili yeni şeyler öğreniyorum. Hergün onlar sayesinde yeni insanlarla tanışıyorum, yeni arkadaşlar dostlar ediniyorum. Hergün onlar için kendimi geliştirmeye gayret ediyorum.
Hergün, hatta her saat beni şaşırtıyorlar, eğlendiriyorlar, sevindiriyorlar, güldürüyorlar, heyecanlandırıyorlar ve gururlandırıyorlar.
Çok mu kolay geçiyor günler. Yoo! Ama ne gerek var bunlara takılmaya. Sağlığımız yerinde olduğumuz sürece vıdılanmamaya ve çemkirmemeye çalışıyorum. (en azından çok uzatmıyorum 🙂 )
Sadece bana değil, kocamla ilişkimize de güzellikler katıyor çocuklarım. Hergün eşimin ne kadar harika bir baba olduğunu hayranlıkla izliyorum. Ne kadar şanslı olduğuma şükrediyorum.
Annem ve babamın çocukları olduğum için ne kadar şanslı olduğumu görüyorum. Kendi annemin (ve babamın) yaptıklarını ve fedakarlıklarını daha farklı bir gözle takdir edebiliyorum.
Hergün içimde biryerlerde sevgi patlamasına ve bunlardan bir tane daha yapsaydık diye kocamı sıkıştırmama neden olan; beni anne, kocamı baba yapan iki tane dünya güzeli yavru insanla bana hergün anneler günü.
Foto: Evin önünde açan lalelerimiz.
Anneliği çok güzel ifade etmişsiniz. İçime bir rahatlama geldi teşekkürler :))