İki çocukla nasıl başa çıkıyorsun?

Jun 10, 2010 - 11 Yorum
Kıpırcan ile Kımılnaz eski adı ile Sears, yeni adı ile Willis Tower’ın 103. katındaki Skydeck’e yeni eklenen cam balkondan 103 kat aşağısını seyrediyorlar.

Bu aralar çokça, kaç çocuk, az çocuk, çok çocuk, lazım mı bu çocuk muhabbetleri dönüyor.

Haftasonu Kıpırcan’ın doğumgününe gelen Kıpırcan’ın en yakın arkadaşının annesi, Kımılnaz ile tanıştıktan sonra bana “iki çocukla nasıl başa çıkıyorsun? ben bir taneyle başa çıkamıyorum.” şeklinde bir yorumda bulundu. Bu arada bahsettiği çocuk benim bildiğim kadarı ile acayip tatlı hanım hanım bir kız çocuğu. Fakat kendi anlattığına göre çok hareketliymiş.

İşin komiği aynı anda bahçede, sağ tarafımızdaki yan komşum, üç çocuğu partideki diğer çocuklarla uslu uslu oynarken, oturmuş sol tarafımızdaki komşum ile muhabbet ediyordu. Üstüne üstlük 6 aylık olan dördüncü çocuğu da evinde anneannesiyleydi (bebeğin büyük ninesi). O komşumun yanında bana ot yemek düşerdi ama kendisine aşağıda yazdığım cevabı verdim.

İkinci çocuktan sonra hiç kimse ilk çocuğun tek başınayken gördüğü ilgiyi görmüyor. Ama o vakit jeton düşüyor ki aslında ilk çocuğa da o kadar ilgi ve alaka göstermek, peşinden koşmak, oyalamak için yırtınmak o kadar gerekli değilmiş.

Tabi buna adapte olmak hem ilk çocuk için hem de anne baba için belli bir süre gerekiyor. Alışana kada ilk çocuk alışık olduğu ilgiyi kaybettiği için zıpıtıyor. Anne baba ilk çocuğumuza eskisi kadar ilgi gösteremiyoruz diye suçluluk duygusu ile kırım kırım kırılıyor. (İlk sene hariç) Aslında ilk çocuğa tek başınayken verdiğiniz ilgi, iki çocuğunuza toplam olarak verdiğiniz ilgiden çok daha fazla oluyor. Belli bir yerden sonra çocuklar birbirlerinin işlerini görmeye, birbirlerini oyalamaya başlıyorlar.

“Çocuğum bensiz bir dakika durmuyor; illa beni istiyor; kendi başına durmuyor; oynamıyor” diyen anne babalar: Malesef (her zaman olduğu gibi) çocuğunuzun bir suçu yok. Ya alıştıra alıştıra kendi başına bırakacaksınız veya en güzeli ikinciyi yapacaksınız. 🙂

Bu da ilginizi çekebilir:  Kardeşler arası iletişim

Bu noktada, aslında Kıpırcan ufakken ve tek başınayken, “kızım bu çocuğu azıcık tek başına bırakın. ben sizi koyardım bir kenara, kendi kendinize oynardınız.” diyen annemi dinlemediğimi ve yine tükürdüğümü yaladığımı itiraf ediyorum. “İdle Parenting” veya “saldım çayıra mevlam kayıra” felsefesini ilk çocukta keşfettiyseniz sizi tebrik ediyor ve başarılarınızın devamını diliyorum. Size 4 çocuk bile vız gelir.


Etiketler:
Kategoriler: Annelik

Benzer Yazılar:
  • Kardeşler arası iletişim
  • Kızlara oje, erkeklere silah
  • Koltuk gitti, kavga bitti
  • Sıradan bir gün – Akşam sefası
  • Sıradan bir gün – Kahvaltı ve evden çıkış

  • «       |       »




    "İki çocukla nasıl başa çıkıyorsun?" için 11 Yorum yapılmış.

    1. Hülya'nın Tuna'sı says:

      ben keşfedemedim valla. beni anca 2. paklar

    2. Fuat Gencal says:

      Cam balkonda korkuluk yokmu? Yükseklikten çok korkarım. Tebrikler nasıl duruyorsunuz.

      Saygılar.

    3. OzGe says:

      ya pratik anne yazı super de ben o cam balkondan cok tırstım yahu! internette gördüğümde de bir tuhaf olmuştum şimdi kımılnaz ve kıpırcanı görünce nayıırrrr diyerek cocukları kapıp kaçasım geldi :))

    4. kirazsevdasi says:

      burcu evet, ben alistiramadim, o kendi kendine takilma durumuna. asamali olarak nasil baslanir nereden baslanir arastirmadayim simdi.

    5. jasmingreentea says:

      yazıya çok güldüm (gülünecek ne var halbuki? biri 4 yaş diğer 3 aylık iki veletle ağlanacak halimle). ama çok doğru bir tespit. "suçluluk" hislerimi aşar aşmaz bunu motto edineceğim.

    6. enne says:

      İki çocuklu bir anne olarak altına imzamı atarım:)

    7. ela selin says:

      Hahaha cok pratik bir yazi olmus. Altina ben de atarim imzami.
      Baslangici zor ama biraz büyüdükten sonra birbirlerini oyaliyorlar. Bu noktadan sonra 3 de bir 4de diyorum ama kasiniyorum galiba:)))

    8. Pratik Anne says:

      Hulya'cim,
      Paklar inan. Hem de nasil?

      Fuat Bey,
      Orasi balkon dedim ama alti, ustu, onu, arkasi her yeri kapali. Korkuluga gerek yok. Yuksekten korkunca nasil oluyor bilemiyorum ama bana ve cocuklara cok eglenceli geldi. Havada yuruyormussunuz hissi veriyor.

      OzGe,
      Inan korkulacak birsey yoktu. Benzeri bir cam balkon Grand Canyon'da da var.

      Kirazsevdasi,
      Sanirim bir sonraki yazim bu konu ustune olacak.

      Jasminegreentea,
      Allah bagislasin. Evet sucluluk ve beceriksizlik hissi gidince ve bebek biraz buyuyunce hersey rahatlayacak.

      Enne,
      Cok tesekkurler.

      ElaSelin,
      Ben de feci halde kasiniyorum ama esim ii-iih diyor.

    9. Cocukla Cocuk says:

      Bayıldım valla bu yazıya , özellikle de son paragraftaki saldım çayıra tespitine:) ilk çocukta değil ama ikinci de anlamaya başldım bu felsefeyi. Diğer yandan ne kadar vakit geçirirsek geçirelim sanki ilk çocuğumu yalnız bırakmışım psikolojim depreşiyor, o bahsettiğin suçluluk duygusunu atamıyorum pek, azıcık daha zaman lazım sanırım.
      sevgiler

    10. sade yaşam says:

      Çocuğun oyalanması konusunda "mekan" unsurunu biraz göz ardı etmişsiniz gibi geldi bana. Mekan ve olanaklar da bu konuda çok belirleyici bence. Örneğin biz çok küçük bir apartman dairesinde kımılnaz'dan 15 gün küçük, oldukça hareketli bir tabiatı olan kızımızı kesinlikle avutamazken sonunda çareyi taşınmakta bulduk, şehir dışında, eskisinin yaklaşık 2,5 katı büyüklükte bir eve çıktık ve yaşam kalitemiz gerçekten çok arttı diyebilirim. Bahçe, havuz, bunlar çocukların kendi kendilerine oyalanması için şahane. İki çocuk birbirini oyalıyor, evet, ama havuzlu, bahçeli bir evde tek çocuk da yok gibi olabiliyor bazen. Leğen, lavabo, balkon, bahçeyle havuzun yerini tutmayabiliyor. Haydi havuz neyse de bahçe ve açık hava çocuklar için şart. Doğada gözlenecek çok şey var, bazen sadece dışarıda olmak bile çocukları neredeyse meditatif bir sukunete sokabiliyor. Yüksek katlardaki balkonsuz apartman dairelerinde çocuk büyütmek akıntıya kürek çekmek gibi. Siz de küçük bir daireden bahçeli eve taşındınız diye hatırlıyorum, çocuklarınızın kendi kendilerine oyalanabilmelerinde bunun payının olmadığını söyleyebilir misiniz?

    11. rehnuma says:

      haklısınız çocuklarımız apartman dairelerine sıkışmış durumda.Bahçeli eviniz hangi semtte acaba?Şimdi eşim askerde olduğundan eşimin memleketinde doğayla içiçeyiz.ama istanbula dönünce 2. bir çocuk olduğunda böyle şehre çok çok uzak olmayan bi yerler düşünüyorum.

    Bir Yorum Yazın

    designed by GeCe for personal use of Pratik Anne