Takip etmeye devam edin

May 14, 2010 - 6 Yorum

Ciğerci kedisi Chicago şehir merkezinde “The American Girl” mağazasının vitrininde yalanırken

Biraz blog, biraz bizden gelişmeler, biraz annelik, biraz çocuklar üzerine çeşitlemeler ile devam edeyim.

Dün bir baktım, takipte olan okuyucu sayısı 400 ü geçmiş ve bloğu yazmaya başladığım beri toplam tık sayısı 935,000 olmuş. Çok sevindim. “Okunmak için yazmıyorum, yazınca kendim mutlu oluyorum” diye afra tafra atacak değilim. Yazdığım şeyleri bilgi paylaşma ihtiyacımı gidermek, birilerine faydalı olmak, birilerinin hayatını kolaylaştırmak için yazdığım için, “eheh ben aslında sadece kendim için yazıyorum” demek abes olur. Hırs yaptığım bir alan olmamakla beraber takipçilerimin artması, sizden gelen güzel yorumlar, mailler ve sorular, edindiğim dostluklar kesinlikle beni çok mutlu ediyor. Ve tabiki yazmaya devam etmeye teşvik ediyor.

Bu sebeple, halı hazırda takipte olan okuyucularımdan öncelikle 400. okuyucuya, sonra kura ile seçtiğim 3 okuyucuya ufak birer güzellik düşünüyorum.





400. Seaborne
260. Emine
87. Orgueli
45. Layla

Bana pratikanne@gmail.com dan ulaşırsanız (çocuklarınızın yaşı, cinsiyeti, ve adresiniz), bakalım sizler için neler beğeneceğim?

Evdeki hallere gelince, geç teşhis edilen kulak enfeksiyonunun geçmesi ile kronik sapıtmalar, kıskançlıklar ve huzursuzluklar artık evi terketti. Dolayısı ile ben de çocuk disiplini, eğitimi, çözümler üzerine kitaplara okumaya ara verdim. Kitaplar duruyorlar ama gerçekten saldım çayıra mevlam kayıra durumdayız ve bu durumdan çok memnunum.

Çocuklar birbirlerini eğlendiriyorlar, birbirlerine birşeyler öğretiyorlar, hatta birbirlerini uyutuyorlar. İki ve daha fazla çocuğun (belli bir yaştan sonra) en büyük güzelliği bu olsa gerek. Tamamen Idle Parent moduna geçmemiz an meselesi. “Ya ikinci çocuğuma ilk çocuğuma gösterdiğim kadar ilgi gösteremezsem” diye endişelenen anneler varsa, endiseleye gerek yok. Evet gerçekten ikinci çocuğa ilk çocuğa kadar ilgi gösterilmiyor ama ikinci çocuktan sonra ilk çocuk da eskisi kadar (sonradan düşününce gayet lüzumsuz) yoğun ilgi görmediği için durum eşitleniyor.

Oğluş artık kendini öptürmüyor. Allahtan vakti zamanında iyi sıkıştırmışız. Öpünce ıslak oluyormuş. Çok öpmek istersek kafasını öptürüyor. Bunun dışında sevgi kelebeği gibi maaşallah. Devamlı sarılmalar, seni çok seviyorumlar. Öpmek veya öptürmek yok o ayrı. Bütün hırsımızı Kımılnaz’dan çıkarıyoruz biz de.

Oğluş resim konusunda birden bir atlama ve kendini aşma dönemine girdi. 3.5 yaşında daha doğru düzgün kalem tutamıyor, başkalarının çocukları neler çiziyor da bizimkinin o taraklarda bezi yok diye hayıflandığım oğlum, derin hayalgücünü çizgilerine dökerken bizi hayret içinde bırakıyor. Kağıt ve defter yetiştiremiyoruz. Her çocuk için farklı alanlarda gelişimin farklı bir hızı olduğunu böylece bir daha görmüş oldum.

Çalışan anne kulvarında durumlar gayet hızlı ve yoğun. Yazılarımda çok fazla oyun, etkinlik ve en sevilen adı ile “aktivite” konularına yer ver(e)miyorum. Bunun birinci sebebi çocukların birbirleriyle kendi başlarına oynama kapasitelerinin artması ve artık her dakika oyun üretme zorunluluğu hissetmemem, ikincisi tabiki maaşlı işin baştırması. En bir pratik anneanne sağolsun bu arada çocuklara ve bize bakıyor.

Uzun bir tatil istiyorum bu yaz. Çocuklarla başbaşa, biraz burada biraz Türkiye’de. Uzun uzun. Sonra vakti gelince tekrar işe dönmek üzere.


Etiketler: , ,