Çocukları acil durumlar için hazırlamak

Jan 09, 2012 - 10 Yorum

Çoğumuzun ya ufakken anne babasından ayrılıp kaybolma veya çocuğunu gözden kaybedip kalp krizi geçirme tecrübesi vardır. Benim her ikisi de var. Bir kere Bursa pazarında her zamanki meraklı kişiliğimle annemin peşinden ayrılıp tek başıma kalmıştım. Neyse sonra buldu beni annem.

Oğluşum 2 yaşlarındayken, mağazanın birinde oyun olsun diye koşup koşup saklanıyordu. Adını seslenince cevap da vermiyordu. Kalbim yerinden çıktı, dön dön aranadım tarandım. Artık beynim kaynamaya başlamıştı ki, uzak bir duvardaki aynadan askılardaki elbiselerin arasına saklanmış cimcozun yansımasını gördüm. Sinmiş orada, muzur muzur gülerek beni bekliyor aklınca. İnsan korkunca, ne yaptığının farkında mısın? diye hırpalamak ister ya karşısındakini. Ufacık olmasa, ne fena silkelerdim ama sadece yüksek sesle uyardım. Hala hatırlayınca, beynim uyuşuyor. Ondan sonra sırt çantası gibi tasmalardan ve şu uzaktan kumandalı iz sürme alarmlardan almıştım hemen. Çocuklar için özel GPS li saatleri gördüm. Çok ucuz değiller ama almayı planlıyorum.

Bir de çocuğun gözünden bakmak lazım. Çocukluğumu neredeyse hiç hatırlamam ama annemi kaybettiğimi düşününce ne kadar korktuğumu ve ağladığımı net hatırlıyorum. Kıpırcan da bazen beni gözden kaybedince çok korkup, ağlıyor. Bazen arkasında oluyorum. İlk başta bir etrafa bakınayım bile demiyor. Eğer daha önce beni koyduğu noktada bulamazsa kitlenip, ağlamaya başlıyor.

Dolayısıyla ben de Kıpırcan’a ve onunla beraber Kımılnaz’a beni gözden kaybettiklerinde veya başka bir acil durumda yapacaklarını öğretiyorum ve arada tatbikat yapıyoruz. Bizim çocuklara öğrettiklerimiz:

 

  • Çocuklara adınları, soyadlarını, adreslerini ve ebeveynlerinin adını öğrettik
  • Aileden en kesin ulaşılabilecek ebeveynin cep telefon numarasını öğrettik.
  • 911 veya Acil 112 gibi numaraları öğrettik ve ne zaman nasıl kullanacaklarını anlattık
  • Kalabalık yerlerde bizim yanımızdan kesinlikle ayrılmamaları ve bizim gözümüzün önünden uzaklaşmamaları için uyarıyoruz
  • Bizi gözden kaybederlerse korkmamalarını, onları hiçbir zaman bırakmayacağımızı, her zaman gelip bulacağımızı telkin ediyoruz
  • Ebeveyni gözden kaybederse veya kaybolduğunu düşünürse
    • Türkçe “Anne” veya “Baba” diye bağırmak ve yerlerinden ayrılmamalarını (biz yurtdışında yaşadığımız için “Anne/Baba” bağırışını ayırt etmemiz daha kolay. Kendi isminizi bağırmalarını da öğretebilirsiniz)
    • Eğer bizi bulamıyorlarsa dükkanda kasiyer, kütüphanede kütüphaneci, etrafta polis, güvenlik görevlisi gibi kişilere gitmelerini
  • Yabancılarla konuşmamaklarını, bir yere gitmemelerini ve onlardan birşeyler almamalarını hatırlatıyoruz.

Bütün bunları bir kere söyleyip bırakmakla, nasihat gibi anlatmakla pek olmuyor. Senaryo ile tatbikat yapmak gerek. Ara ara, arabada veya kafalarının boş olduğu bir zamanda:

  • Mesela merketteyiz, beni göremedin. Ne yapıyorsun?
  • Mesela evin önündesin, tanımadık bir araba yanaştı. Yaklaşmanı ve sana birşey soracağını söyledi. Ne yaparsın?
  • Parkta sana yabancı biri yanaştı ve sana çok ilginç birşey göstereceğini, gelmeni söyledi. Ne yaparsın?
  • Okulda veya parkta güvenilir yetişkinlerden başka biri (yabancı veya tanıdık) gelip seni eve götüreceğini söyledi. Ne yaparsın?

diye sorarak, bir nevi tatbikat yapıyoruz. Bizimkiler iyi öğrenci, cevabı doğru veriyorlar. Allah kullanmayı gerektirmesin ama hazırlıklı olmakta fayda var.

Sizler de acil durum hazırlığı yapıyor musunuz? Başka acil durum önerileri olan, farklı şeyler uygulayıp öğretenleriniz var mı?

İlgili yazılar:

Çocuğunuza telefon numaranızı öğretin
Ev kazalarına karşı bebeğinizin güvenliği için basit ama hayati kurallar
Evdeki görünmez kazalardan korkmayın! Tedbirinizi alın…
Acil durum telefon listesi
ICE – In Case of Emergency / ADA – Acil Durumda Aranacak


Etiketler: ,
Kategoriler: Eğitim

«       |       »




"Çocukları acil durumlar için hazırlamak" için 10 Yorum yapılmış.

  1. Eren says:

    Benzer uygulamaları ben de yapmaya başladım. Kızım 2 yaşında şu an. En büyük tehlikemiz “oyun” olsun diye zaman mekan gözetmeden elimizden kurtulup koşarak uzaklaşması… Günün birinde (yol gibi) tehlikeli bir ortama koşması ihtimalinde “freeze” oyununu öğrettik. Olduğu yerde kalsın, donsun diye FREEZE diye bağırıyoruz. O da oyuna ortak olup olduğu yerde donakalıyor sonra hepberaber gülüyoruz:)

  2. fatos says:

    Merhaba,
    Ben çocukken en buyuk korkum annemlerin yanından kaybolmaktı. Küçükken gördüğüm ve yıllardır unutmadığım tek kabusta annem kardeşimi taşıdığı için elimi tutamıyordu, ben de huysuzluk edip arkamı dönüyordum ve onlar uzaklaşınca kaybolup kalıyordum:)) Oğluşum şimdi pek küçük ama yürümeye başlayınca kalabalık yerlerde gezmek ve onu kaybetme tehlikesi çok fena..
    Ben de sırt çantası gibi tasmaları çok mantıklı buluyorum ama tr’de bunu kullanmak hala tabu.. Bu fikri eşe dosta söylediğimde bile tepki gösteriyorlar olur mu öyle şey diye…

  3. ipek says:

    Kızım 2,5 yaşında. Ona boynuna asabilecegi bir düdük aldık. Kalabalık, onu gözden kaçırma ihtimalimizin yüksek oldugu bir yere gittiğimizde boynuna düdüğü takıyoruz ve eğer bizi göremezse, bulamazsa düdüğü çalmasını söylüyoruz. Bir kaç kez tatbikat yaptık, düdüğü çaldı. Güvenlik çok önemli.

  4. Ben üniformaları öğrettim Rüzgar’a. İnternetten fotoğraflar göstererek polis, güvenlik görevlisi vb. gibi kostümleri anlatarak, bizi bulamaması durumunda böyle kıyafetler giyen kişilerden yardım istemesini, başka kimseye kesinlikle yaklaşmamasını sıkı sıkı tembihledim. Bizim süper sıcakkanlı çocukta ne kadar işe yarayacak bu tembih bilemiyorum. Ne kadar uğraşsam da telefon numarası ezberletemedim. (O da annesine çekti herhalde, rakamlarla arası kötü) Bu yüzden çocuk kimlik bileziklerinden aldık. Havaalanlarında, tatillerde falan kullanıyoruz. Rüzgar çok geç konuşan bir çocuk olduğundan, bu bilezikler bizi bayağı rahatlattı. http://www.mypreciouskid.com/child-id-bracelet.html

  5. Bora Ünal says:

    GPS li saatlerin işe yaraması için içinde GSM modülü de olması lazım. Bu durumda GSM regülasyonlarına uygun bir cihazı bulmak gerekiyor. Dealextreme vb. yerlerden temin edilecek bu benzeri cihazların zararlı dalga değerlerinin ne olduğuna güvenmek imkansız. Bu nedenle güvencesi olmayan bu tür ürünleri almamak lazım.

    Biz uzaklığı algılayan pilli bir cihaz kullanıyoruz. El ünitesinden yön bilgisi de paylaşan basit radyo dalgalı bir cihaz. Markası aklımda değil ancak Leroy Merlin’den almıştık.

  6. Özge says:

    Biz kızımıza saklambaç oyununu yasakladık. Evimizde bile oynamasına izin vermiyoruz. Bu oyunun tehlikeli olduğunu düşünüyorum. Birkez bir mağazanın kabinine girip saklanması ve onu bulduğumuzda saklambaç oynamak istemiştim demesiyle tamamen yasaklandı bu oyun bizde.

  7. Canay says:

    Merhaba,
    Ben küçükken annemle şifre oluşturmuştuk. Eğer annem kendi gelemez de bir başkasının beni alması gerekirse ona şifreyi sormam gerektiğini aksi halde kimse ile gitmememi söylerdi. (şifre dediğim de benim sevmediğim komik lakaplarımdan biriydi. öyle mail şifresi gibi karışık bir şey değil:)

  8. Yeliz says:

    Çok yşkler pratik annem iyi ki paylaştın linkini

  9. Çocuklara, vücutlarına başkalarının dokunamayacağını anlatmak için, şu link de ilginç:

    http://www.underwearrule.org/underwear_tr.asp

Trackbacks/Pingbacks

  1. Çocuklar İçin Çok Önemli Güvenlik Kuralları | Pinik-Kuş | Ayça Oğuş Blog

Yanıtla Eren

designed by GeCe for personal use of Pratik Anne