Okuduklarım, paylaşmak istediklerim
Chicago Botanik Bahçesinde bir sarı papatya
Bloglarınızda kitap tavsiyesi yazıyorsunuz ya. Önce hepsine Google Reader’da kaybetmeyeyim diye yıldız koyuyorum. Sonra Türkiye’ye gidince alınmak üzere hepsini D&R alışveriş sepetime ekliyorum. Bavul hadleri de kafa başına 1’e düştü. Bakalım ne yapacağım? Bu arada kitapları okuma hızımdan daha hızlı...
Yazının Devamı
Çocuğunuzu kendi başına kalmaya alıştırma
Yazımın başlığını “kendi kendini oyalayabilen çocuklar” koyacaktım. Sonra düşündüm, “çocuğum tek başına oynamıyor”, “yanında hep beni istiyor”, “çocuğum ona yapışık yaşamamı istiyor” gibi ifadeleri kullanırken aslında çocuğun bizim yarattığımız alışkanlıklarından bahsediyoruz. Kavuk çocukta değil anne ve...
Yazının Devamı
Kıpırcan’ın Montessori Okulu tecrubeleri – Bölüm III
Diğer gözlemlerim şöyle:
6. Montessori sistemi altında Kıpırcan’ın iyi işlendiği için alıp başını yürüyen yönü tabiki okuma ve yazması. Bana bir sene evvel şu andaki beni ve Kıpırcan’ı gösterseydiniz, erkenden çocuğa okuma yazmayı öğretmenin ne luzumu var derdim.Ama şu bir sene bana “çocuğun içinde patlamaya hazır bir tomurcuk varsa, niye...
Yazının Devamı
Kıpırcan’ın Montessori Okulu tecrubeleri – Bölüm II
Kıpırcan’ın doğumgününde, okulunda, 5 yaşına bastığını temsilen, dünya ile beraber güneşin etrafında dönmesi.
Daha evvel gezdiğim bu Montessori okuluna tekrar geldik. Okul 3-6 yaştan başlıyor, 8. seneye kadar eğitim veriyor. Ufak bir okul, sahipleri Koreli. Beni bu okula çeken şeylerin başında çocukları hergün çıkardıkları kapalı bir bahçelerinin olması...
Yazının Devamı
Kıpırcan’ın Montessori Okulu tecrubeleri – Bölüm I
Kıpırcan’ın ilk gittiği yuvada arkadaşları ile oynarken
Bu yazım Kıpırcan’ın yuvaya gittiği iki sene boyunca hem klasik (play-based) hem de Montessori okullarındaki tecrübeleri ve benim ebeveyn olarak gözlemlerimi içeriyor. Yazı klasik ve Montessori yuvalarını karşılaştırmanın yanı sıra oğlumun mizacın etkilerini de göz önünde bulunduruyor. Özellikle...
Yazının Devamı
Çocuklar büyüklerini örnek alarak yetişiyorlarsa
Bu yazı blog konusunun dışında gibi gözükse de çocuklarımıza, gelecek nesillere çifte standardı nasıl öğretiyoruz, bunun irdelemesidir.
Deniz Baykal => Özel HayatNesrin Baytok => Genel Hayat
Pervari’de olup bitenler => Özel HayatÖldürülen veya intihar etmeye zorlanan kızlarınki => Boşa hayat
Zurnacı Hüsnü => Özel HayatŞarkıcı Deniz => Mahpus Hayat
Adam...
Yazının Devamı
İsveç’te çocukluğumla karşılaştım
23 Nisan Çocuk Bayramınız kutlu olsun. Bu yazının bu güne gelmesi güzel bir tesadüf oldu.
Böyle seyahat ettiğim zaman çocuklara özel ve güzel birşey alıyorum ki dönüşüme sevinsinler. 🙂 Diyorlar ya anne babanın dönüşü kendi başına hediye. Hikaye! 🙂
Neyse İsveç bu konuda acayip kolay bir ülke oldu. Hatta aldığım şeyleri çocuklara mı aldım kendime mi aldım...
Yazının Devamı
Övgü, takdir ve "Aferin"
Bir süredir iş gezisi için evden uzaktayım. Stoktaki yazılardan birini paylaşayım istedim.
“Aferin” demek veya dememek hep tartışma konusu olmuştur. Sadece “Aferin” kelimesi değil tabi genel olarak çocuk büyütürken başarıyı takdir etme veya övme “Aferin” lafının bir parçası olduğu geniş bir alanı kaplıyor. Geçen gün gazetede...
Yazının Devamı
Bağımlılık yapan maddeler
Bu yazıyı neye dayanarak yazdığımı öğrenmek için bir önceki yazıma tıklayınız.
Canım Kıpırcan ve Kımılnaz,
İleride karşınıza size sigara, alkol, hap, toz ve benzeri, sizi mutlu edeceği, rahatlatacağı veya mutsuzluğunuzu gidereceği iddia edilen veya başka herhangi bir faydası olduğu öne sürülen bir madde size sunulursa tereddüt etmeden reddedin ve bilin...
Yazının Devamı
Kitap Değerlendirme – Testi Kırılmadan
Bu yazı hem bir kitap değerlendirme yazısı, hem de ardından kitaptan bende kalanlarla çocuklarıma yazdığım mektup olacak.
Zafer Ercan’ı ve kitaplarını ilk Prima Rima‘nın blogundaki şu yazıda okumuştum. Her vesveseli anne gibi çocuklarım 4 ve 2 yaşında olmasına rağmen Türkiye’den aldığım ilk kitap serisi içinde aldım. Testi Kırılmadan ve...
Yazının Devamı